Altun'un konuşmasından bazı satır başları şöyle:

"Şimdiye kadar katı modernlik telakkileri doğrultusunda evrensel barış, evrensel insanlık idealleri gibi kavramların savunuculuğunu yapanlar nezdinde insanlık;  son derece öznel dar ve tek boyutlu bir kavram olarak anlaşıldı.

Sömürgeci zihniyetin esas itibariyle ta kendisinden bahsediyoruz. Avrupa merkezci bu insanlık anlayışı 19. yüzyılda itibaren insanlığın büyük bir bölümünü dışlayan bir uluslararası kast sistemi oluşturmuştur.

Batı dışı toplumlar insanlık dışına itilmiş, ve her türlü merhametsiz muameleye ne yazık ki layık görülmüştür. Bugün görüyoruz ki bu ikazların hiçbiri dikkate alınmamış üzeri örtülmüştür.

Bugün sömürgeci zihniyetin temsilcileri kendilerine benzemeyenlere öteli olarak gördüklerine her türlü distopik zulmü reva görmektedir.

Sömürgeci  zihniyetin temsilcilerinden biri olan İsrail’in bugün Filistin’deki zulümleri bunun en somut örneklerinden biridir. İsrailli yetkililer acımasız saldırılarına önce Filistinlileri dehümanize ederek başlıyorlar.

Ne yazık ki dünya sisteminin mevcut adaletsizliğinden nemalan kendilerini ayrıcalıklı görev elit gruplar insanlığın pozitif yönde değişim için çabaları baltalamaya devam ediyorlar.

Birçok batılı uluslararası yayıncının İsrail yanlısı ve tarafgir ve hakikat karşıtı bir tutum sergiliyor oluşu da değişimin bir diğer gerekçesi olarak karşımızda durmaktadır.

100 günü aşkın sürdürdüğü saldırılar sonrası İsrail, kara propaganda faaliyetleri ve sistematik dezenformasyon saldırıları yürüyor.

Türkiye olarak biz her zaman olduğu gibi bu saldırılar konusunda da açık ve net bir tepki ortaya koyduk, koymaya da devam ediyoruz. Bu saldırılara kayıtsız kalmadık, mazlum Filistin halkının yanında durduk durmaya da devam edeceğiz.

Hiç kuşkusuz İsrail’in zulümleri karşısında en kıymetli direnişi bölgede görev yapan gazeteciler sergiledi. Sadece habercilik yapmadılar şanlı bir hakikat mücadelesi verdiler. Bu uğurda 119 Filistinli gazeteci şehit oldu. Gazze’de görev yapan gazetecilerin olağanüstü çabaları bütün dünyada pozitif bir değişim dalgasının çıkmasına vesile oldu."