Fantastik romanlara galaksiler arası kurgu öğelerinin ustaca kullanıldığı, okuru uzayın en derinlerine taşıyacak yeni bir eser daha kazandırıldı. Bilişim sektörünün yakından tanıdığı Yazar Dr. Çiçek Doğan’ın yeni kitabı Adım Hannah-Aenstria Prensesi raflarda yerini aldı. Ağır hasta olan kedisi Hannah’ın verdiği mücadele sonrasında hayata tutunmasından etkilenen yazar, yeni kitabında aydınlığın en karanlık zamandan sonra geldiğini mücadele gücü bitmediği takdirde, hiçbir şeyin bitmeyeceğini vurguluyor.

Kurumsal iletişim stratejisi, dijital pazarlama, iletişim psikolojisi ve sosyal sorumluluk alanlarında birçok projeye liderlik eden Dr. Çiçek Doğan, “Ceren Yayınevi tarafından yayımlanan Pau Şatosu adlı kurgusal tarihi romanımın ardından, ikinci kitabım Adım Hannah- Aenstria Prensesi’ni okurlarımla buluşturdum. Çok hasta olan kedim Hannah’ın hayata sıkıca tutunmasını ilham alarak, bu süreci öyküleştirdim. Onun için ölümsüz bir eser yaratma, onu sonsuz bir karaktere bürüme isteği duydum. Gerçek ile kurguyu harmanladım ve uzayın detaylarını en derin noktalara kadar kaleme aldım” dedi.

“İnanç ve umut hiç kaybedilmemeli”

Kitabındaki baş kahraman Prenses Hannah’ın halkı için verdiği mücadeleyi anlatan Yazar Dr. Çiçek Doğan, “Bu eserimde temel noktam tüm evrende süregiden mücadelenin farklı notlarda ve farklı zaman dilimlerinde nasıl işlediğini göstermekti. İyi ile kötünün savaşına dair izlere de yer verdim. Eserin ana karakterlerini Hannah, Nüla, Ezkiel, Trieda, Caellsan ve Zenorik oluşturuyor. Halkı için mücadele veren Prenses Hannah, inancın ve umudun hiçbir zaman kaybedilmemesi gerektiğini gözler önüne seriyor. Kitabımda aydınlığın en karanlık zamandan sonra geldiği gibi, kötü günlerin sonsuza kadar sürmediği, mücadele ile iyi günlerin ve zaferin elde edilebileceğini işledim. Umut dolu ve ders verici bir hikayeyi kaleme aldım” ifadelerini kullandı.

“İmkansız görünen olgular gerçeğe dönüşebilir”

Galaksiler arası fantastik kurgu ögelerini ustaca kullanan Dr. Çiçek Doğan, “Kitabımda farklı galaksileri, gezegenleri, değişik yaşam formlarını, evrene dair tarihsel döngüleri bir kurgu içinde, ince detaylar eşliğinde, keyifli bir dille anlattım. Mücadele gücü bitmediği takdirde, hiçbir şeyin bitmeyeceği, en imkansız ve uzak görünen olguların, olayların bile gerçeğe dönüşebileceğini göstermek istedim. Elbette farklı gezegenler, galaksiler ve yıldızlar da başrolde yerini aldı” diyerek sözlerini şöyle tamamladı:

“Fantastik öğeleri sevenler bu romanı çok büyük keyifle, bir solukta okuyacaklar. Benim okur kitlem oldukça seçici, önlerine kötü bir hikâye, üzerinde çalışılmamış, işlenmemiş detaylar çıktığında bunu hemen fark ediyorlar. Adım Hannah - Aenstria Prensesi, olay örüntüsü ve karakterleri ile bir film senaryosu gibi akıcı. Çoklu zamansal paradigmaların ve paralel arkadyaların sahneleri ile ilmek ilmek işlendi. Dört yıl boyunca sadece karakterler ve kurgu üzerinde çalıştım. Umarım saf iyiliğin ve mücadelenin gücü ile başarıya ulaşmanın keyfini uzayın en derinliklerinde hep birlikte yaşarız.”