Tolga Karagöz, Rize - Türkiye'nin başlıca çay üretim merkezi olarak Uluslararası Çay Günü’nde CCTV’ye konu oldu. Bu özel gün vesilesiyle, Çin'in en büyük medya kuruluşlarından biri olan China Media Group (CMG) muhabiri Huihui Chen, Rize'deki çay tarlalarını ve fabrikalarını ziyaret etti. Chen, Türk çayının üretim süreçlerini yerinde inceleyerek, Türk çayının önemini Çinli izleyicilere aktardı.

Uluslararası Çay Günü nedir?

Birleşmiş Milletler tarafından 2019 yılında ilan edilen Uluslararası Çay Günü, her yıl 21 Mayıs'ta kutlanır. Bu özel gün, dünya çapında çay üreticileri, tüketicileri ve çay endüstrisinin tüm paydaşlarını bir araya getirerek, çayın ekonomik, sosyal ve kültürel önemini vurgulamayı amaçlar. Aynı zamanda, sürdürülebilir çay üretimini teşvik etmek ve çay üreticilerinin yaşam standartlarını iyileştirmek için de bir farkındalık günü olarak kabul edilir.

Rize'nin çay bahçelerinde ilk durak

Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinde bulunan organik çay tarlalarına yaptığı ziyaretle programına başlayan Huihui Chen, bölgenin çay üretimindeki önemine vurgu yaptı. "Rize'deki çay plantasyonları gerçekten muhteşem! Çay ağaçlarını ve plantasyonlarını her yerde görebilirsiniz. Rize, Türkiye'nin en büyük çay üreticisi şehri ve ülkenin çayının üçte ikisi burada üretiliyor," dedi.

Bolca yağış alan ve etkileyici güzelliğe sahip dağlarla çevrili Rize, Karadeniz kıyısında yer alıyor. Kışın karla kaplanan çay ağaçları, baharda karların eriyerek toprağı beslemesiyle dengeli bir aromaya sahip oluyor. Huihui Chen, “Hava burada gerçekten harika. Hava sıcaklığı, çay ağaçlarının yetişmesi için çok uygun olan Güney Çin'deki hava gibi,” ifadelerini kullandı.

Türk çayının hasadı Mayıs ortasından Kasım ayı başına kadar yapılıyor. Türkiye, yıllık ortalama 260-270 bin ton çay üretimi ile dünya sıralamasında beşinci sırada yer alıyor. Hasat geleneksel olarak büyük makaslarla yapılıyor, ancak yüksek kaliteli siyah çay yapmak için çay yapraklarının elle toplanması gerekiyor. Huihui Chen, “El ile toplarken çay yapraklarının en yumuşak tarafını seçtiğinizden emin olun, böylece daha lezzetli çay yapabilirsiniz,” dedi.

Genç çay uzmanı Aytül Turan'ın başarı hikayesi

Rize doğumlu Aytül Turan, çay üreticisi bir ailede yetişmiş ve 2017 yılında Çin'deki Dünya Çay Yarışması'nda Türkiye'yi temsil etmiş. Burada ilk kez Çin çayını tatma fırsatı bulan Turan, o andan itibaren Çin çayıyla ayrılmaz bir bağ kurmuş. “Çin'e yaptığımız gezi 2017 yılında hayatımın dönüm noktası olmuştu. Orada gördüğüm çay tecrübeleri, çay hasadı, çay üretimi ve çeşit çeşit çay çeşitleri benim çaya olan tutkumu daha da artırdı,” diyor.

Aytül Turan, Çin'de edindiği çay üretim tecrübelerini Türkiye'ye getirerek, çayın kalitesini artırmak için çay yapraklarını elle toplamayı savunmuş. Ayrıca, Çin'de öğrendiği çay yapma tekniklerini kullanarak, Türk çay yapraklarından yeşil çay, beyaz çay, oolong çayı ve diğer çay türlerini üretmiş.

Bu çayın tadımını yapan Huihui Chen, “İlk yudum biraz acı geldi, ama dürüstçe söylemek gerekirse kafamdaki çay ile aynı değil, yine de bir şekilde benzer bir tadı var,” diye belirtti.

İklim ve toprak farklılığından ötürü, Aytül'ün yaptığı Longjing çayının görünüşü, aroma ve tadı, Çin'deki Longjing çayından epey farklı. Aytül de zaten amaçlarının birebir aynı çayı yapmak olmadığını, daha çok aroma keşfedebilmek için Çin çay yapım tekniğini öğrenerek, Türk çayının karakteristiği ile harmanlamak istediklerini belirtiyor.

Aytül Turan, “Bir bitkiden sadece farklı süreçler uygulayıp farklı çay çeşitlerinin çıkması bana çok sanatsal ve doğanın bir lütfu gibi de geliyor. Bu tutku beni çok diri tutuyor. Umarım çay iki ülkenin birbirini anlamasını sağlar,” ifadelerini kullandı.

Huihui Chen'in Rize’deki çay tarlaları ve fabrikalarına yaptığı ziyaret, Çin'deki izleyicilere Türk çayının kalitesini ve üretim süreçlerini tanıtırken, iki ülke arasında kültürel bir ortak payda olarak öne çıkmakta. Çin'deki izleyicilere Türk çayının kalitesini ve üretim süreçlerini tanıtan Chen'in vurguladığı gibi, Çin'in de önemli bir çay tüketici ülkesi olması ve Çinlilerin çay sevgisi, iki ülke arasındaki kültürel ortaklığın bir göstergesi olarak dikkat çekiyor. Bu özel gün vesilesiyle, çayın birleştirici gücü, Çin ve Türk halklarının birbirlerini daha iyi anlamasını ve bir araya gelmesini sağlayacak bir köprü olmaya devam ediyor.

Türkiye'de, kişi başına yıllık ortalama 3,5 kilogram çay tüketimi ile dünya lideridir. Çay, Türk kültüründe önemli bir yere sahip olup, günün her saatinde tüketilen ve misafirperverliğin sembolü olan bir içecektir. Uluslararası Çay Günü, çayın global önemine dikkat çekerek, dünya çapında çay severleri bir araya getirerek kültürler arası bir köprü oluşturuyor.