Özdağ, yazılı açıklamasında, Zafer Partisi'nin halkın gerçek gündemini siyasete taşıdığını, bunu da etkili bir siyaset diliyle yaptığını vurguladı.

''TV ambargoları, şehirlere sokmamalar, iftiralar, Zafer Partisi’ni durdurma konusunda işe yaramıyor.'' ifadesini kullanan Özdağ, şunları dile getirdi:

''İstanbul’da bölücü bir mitingde Zafer Partisi seçmenini sahada kavgaya tahrik etmeye çalıştılar, engelledik. Adına Müdafaa Hareketi dedikleri bir provokasyon hareketi kurguladılar, başarılı olamadılar. Şimdi gerçek kullanıcısı hapishanede olduğu için Muhalif Gençlik hesabının kontrolünü ele geçiren Müdafaa Hareketi bu hesaptan provokasyonlarına devam ediyor. Koç üniversitesinde Zafer Partili bir öğrencinin şiddet eylemi iftirasını attılar. Olayın bir saldırgan homoseksüelin bir öğrenciye cinsel tacizi ve cinsel tacizde bulunanın tepkisi olduğu ortaya çıktı. Zafer Partili dedikleri öğrencinin ise olayın şahidi olduğu anlaşıldı. Fatih Camii imamı bir deli tarafından bıçaklandı. Olayı Zafer Partisi’ne bağlamaya çalıştılar, olmadı. Mossad dediler, Mossadçılara kendilerinin vatandaşlık verdiği ve devlet kadrolarına yerleştirdikleri meydana çıktı. Özetle biz şimdiye kadar yapılan her provokasyon girişiminin karşısında olduk ve bundan sonra da olmaya devam edeceğiz." 

Özdağ, Atatürk’ten aldıkları feyzle bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bütün provokasyonları alarak devletin kuruluş esaslarını, anayasayı savunacaklarını belirterek, ''Ülkemizin örtülü işgaline karşı duracağız. Çevreyi tahrip eden alçakların karşısına çıkacağız. Başta gençler, emekliler ve çalışanlar olarak ezilen bütün insanlarımızın hukukunu savunacağız. Partimiz gençliğin ve değişik partilerden yurttaşların katılımıyla büyümeye devam ediyor." görüşünü paylaştı.