İletişim Başkanı Altun'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:

"Her afetin acil müdahale ve etkili bir süreç yönetimi gerektirdiği kuşkusuz bir gerçektir. Afet iletişimi devletimizin stratejik iletişim politikasının da ayrılmaz bir parçasıdır. Afet iletişimi dediğimizde sadece afet alanındaki iletişim faaliyetlerinde kamuoyunu bilgilendirme faaliyetlerinden bahsetmiyoruz.

O süreçteki bilgilendirmeyle beraber afet öncesinde kamuoyunu bilgilendirme, afet önleme ve risk azaltma çalışmalarına afet iletişimi perspektifinde önem veriyoruz, bütün bu süreci kapsayan çalışmalardan bahsediyoruz.

Afet ve kriz yönetimi ve iletişimi konusunda geçtiğimiz 1 yıl içerisinde Türkiye’nin  bu konudaki müktesebatında  akademik anlamda katkı sunmaya çalıştık.

Bizler ayrıca bu kapsamda bakanlığımız bünyesinde çıkan iletişim ve diplomasi dergisinde afet iletişi özel sayılarıda hazırlıyoruz. Tüm yazarlarımızı bu çalışmalara katkı sunmaya davet ediyoruz.

Bizler yaşadığımız bu acı tecrübenin ardından sadece yaralarımızı saralım ve hayatımıza devam edelim demedik. Cumhurbaşkanımız bu konuda son derece hassas oldu.

Elbette kaybettiğimiz canları geri getiremeyiz, ancak ne olursa olsun büyük devletler bu tür olumsuzluklarda büyük dersler çıkarır.

Bizde kendi alanımızda bu çerçevede Türkiye olarak asrın felaketini afet iletişimi bağlamında  bir milat olarak kabul ediyoruz.

Bu itibarla kendimize şöyle bir amaç ihdas ettik. Türkiye’nin afet iletişimi noktasında bulunduğu seviyeyi  daha ileriye taşımak ve bunun için yoğun bir şekilde gayret sarf etmek.

Bugün afet iletişimi hiçbir ülke için bir tercih olarak telakki edilemez. Afet iletişimi bir zorunluluk, yatırım yapılması gerek bir kamusal yönetişim meselesidir.

Bugün afetlerin yarattığı acil durum psikolojini manipüle etmek ve böylelikle yaşanan felaketi daha da derinleştirmek için çabalayan kötücül aktörler mutlak süratle mücadele edilmesi gereken aktörlerdik. Biz bunu 6 Şubat depremlerinde gördük.

Düzenli olarak çeşitli dezenformasyon bültenleri yayınladık. Sadece 6 Şubat 20 Şubat tarihleri arasında neticeleri çok ciddi hatalara, ölümlere sebebiyet verebilecek toplam 200’den fazla dezenformasyon içerikli sözüm ona haberi gerçekte yalanı,ifşa ettik.

Sadece yalanı değil, onun arkasındaki aktörleri de ifşa ettik. Sürecin kamu adına soruşturmasını kamu adına takip ettik.

Amaç kamuoyunda bir güvensizlik duygusu oluşturmak, yanlış bilgiyi dolaşıma sokarak yardım faaliyetlerini aksatmak, bireyin doğru bilgi erişimini engellemek. Hamdolsun devlet ve millet elele gösterdiğimiz gayretler biz büyük ölçüde bu kampanyaların hedeflerine ulaşmasını engelledik."